o gece - 1702251653ct
cemalnalcı
gün batımıydı
boğazın hisar üstünde.
şirin bir tepesinden seyre doyamadığım
kızıl gün batımıydı.
o gece,
bir mayi ruhun sessiz haykırışları
kulaklarımda.
bir de yıldızlarla bütünleşen
gamzelerin aklımda.
şairin dediği gibi,
tepeden bakıyordum İstanbul’a,
ben ise sana.
uzun kaçamaklarla bakıyordum,
gözlerin değmiyordu aklıma.
aslında saklanan yürekti.
gülümseyen gözlerinin
sırtı dönüktü bana.
geceler gözlerin gibi
gözlerin de
bir başına yıldızlar gibi.
o gece,
bir ressamın fırçasında
anlamlandırmak vardı
ya seni!
seyre daldıkça anlamak.
anlamak diyordum.
-bazen bir göze yansımak,
-bazen düşen başa omuz olmak
ya da
-yanlış baharlarda
yanlış insanlara gitmek,
-ya sevmelerim ağır geldi
ya ben eksiktim-
dedikçe,
eksilttin yüreğini,
içine aktın.
velhasıl;
-ya zamansızım ya yetersiz-
adını koyamadığın
kısır bir döngüydü.
ama sen
kendini darağacında bıraktın.
anlamak işte gülüm.
-yüreğini yaslamaktır yüreğine.
eğer
Karadeniz gibi inip kalkıyorsa
göğüs kafesin,
durulmuyorsa dalgalar,
hatta fırtınalar…
dövüyorsa bataryalar Çanakkale’yi
ve sen
dimdik ayaktaysan eğer…
işte!
şimdi anlamışındır,
gül yüzlüm!